İbrahim Kalın'dan Menbiç ve Fırat'ın Doğusu açıklaması

Kabine toplantısı sonrası açıklamalarda bulunan Türkiye Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın Fırat’ın doğusu ve Menbic konusunda ABD’yle görüşmelerinin sürdüğünü dile getirdi. Kalın, Fırat'ın Doğusu'nun YPG'nin temizlenmesi ve Türkiye'nin kontrolündeki Güvenli Bölge oluşumunun öncelikleri arasında bulunduğunu vurguladı.

İbrahim Kalın'dan Menbiç ve Fırat'ın Doğusu açıklaması

Kabine toplantısı sonrası açıklamalarda bulunan Türkiye Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın Fırat’ın doğusu ve Menbic konusunda ABD’yle görüşmelerinin sürdüğünü dile getirdi. Kalın, Fırat'ın Doğusu'nun YPG'nin temizlenmesi ve Türkiye'nin kontrolündeki Güvenli Bölge oluşumunun öncelikleri arasında bulunduğunu vurguladı.

Gündemle ilgili değerlendirmelerde bulunan Kalın, ABD ziyaretinde bir çok konunun etraflı bir şekilde ele alındığını dile getirerek şunları söyledi:

"Bu seçimler Cumhur İttifakı dikkate aldığınızda Cumhurbaşkanımıza güvenin teyit edildiğini bir kez daha göstermektedir. İstanbul başta olmak üzere bazı yerlerde bir hukuki süreç var, itirazlar devam ediyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın daha önce ifade ettiği gibi nihai karar Yüksek Seçim Kurulu'dur. Böylece YSK'nın kararı bağlayıcı karar olacaktır. Seçmen iradesiyle yaşanan ihlalleri, kasıtlı veya kasıtsız yanlışlıkları ortaya çıkartmayı hedeflemektedir.”

“Tam bir koordinasyon içinde yürütülen faaliyetlerle terörle mücadelede hızlı bir ivmenin kazanıldığını söyleyebiliriz.”

“PKK, YPG, DEAŞ, FETÖ gibi örgütlere karşı yoğun ve kapsamlı mücadelemiz devam edecektir. Terörle mücadele sadece Türkiye içinde değildir. Özellikle MİT'in insani ve teknolojik istihbaratın bütün özelliklerini kullanarak yoğun çalışmalar yürüttüğünü ve sahada çok ciddi başarılar elde ettiğini ifade etmek isterim.”

İdlib’le ilgili açıklamalarda bulunan Kalın, sözlerini şöyle sürdürdü:

“İdlib'de sahada yaşanan gelişmelerin ve dinamiklerin çok kolay olmadığını, farklı bir dinamikleri barındıran bir bölge olduğunu ifade etmek isteriz. Mevcut statünün muhafaza edilmesi büyük bir dramın önüne geçmiş bulunuyor. Afrin-Cerablus hattında genel olarak bir sükunetin ve istikrarın hakim olduğunu rahatlıkla ifade edebiliriz. Bu aslında Suriye'de güvenli bölgenin fiilen nasıl olacağını gösteren bir başarıdır. Bugün güvenli bölge fiilen oluşmuş durumda. Burada ne PKK ne DEAŞ ne de rejim unsurları vardır.”

Menbic ve Fırat’ın doğusu konusunda ABD’yle görüşmelerinin devam ettiğini söyleyen İbrahim Kalın, “ABD ziyaretimizde bu konuları etraflı bir şekilde ele aldık. Beklentimiz Menbiç yol haritamızın bir an önce hayata geçirilmesi” diyerek, şöyle devam etti:

“Önceliğimiz, Fırat'ın doğusunda hiçbir terör unsuruna yer verilmemesi. Burada güvenli bölge meselesi öncelik arzediyor. Sayın Trump'ın kamuoyuna açık bir şekilde deklare ettiği 20 mil güvenlik meselesi gündemimizde olmaya devam ediyor. Bizim beklentimiz, talebimiz ve önceliğimiz güvenli bölgenin Türkiye'nin kontrolünde olmasıdır."

Bir gazetecinin Afrin’le ilgili sorusuna da yanıt veren Kalın, “Fırat'ın doğusunu Amerikalılara bıraktığını, bizden önce Afrin'de PYD/YPG'ye bıraktığını, bazı yerleri Rusya'ya bıraktığını görüyoruz. Bizim öncelikli olarak sınırda öngördüğümüz Cerablus-İdlib hattında mevcut statünün korunması ve yerel halkın iradesiyle yönetimidir” diye konuştu.

Esad rejiminin geleceğiyle ilgili görüş ayrılığımız bilinmektedir

“İran Dışişleri Bakanı Zarif’in ziyareti arabuluculuk ziyareti değildir, böyle bir arayış yok. Bizim arabuluculuk yapmamız söz konusu değil. Suriye rejimiyle ilgili herhangi bir temasımız söz konusu değdir. Suriye’de özellikle Esed rejiminin geleceğiyle ilgili görüş ayrılığımız bilinmektedir. Biz Suriye’de meşru bir yönetimin işbaşına gelmesi çerçevemizi baştan beri net bir şekilde ortaya koymuş bulunuyoruz. Rejimle işbirliği söz konusu değildir. Çatışmaların sona erdirilmesiyle ilgili tabii ki İran’la çalışmaya devam edeceğiz.

(Suriye’nin toprak bütünlüğü) Sayın Cumhurbaşkanımızın Moskova’ya yaptığı ziyarette bu konu Rus mevkidaşlarımızla ele alınmıştı. Şu anda beklentimiz özellikle orada Anayasa Komisyonu’nun bir an önce kurulması ve çalışmalarına BM çatısı altında başlaması. (ABD’nin Suriye’den çekilme kararı) Beklentimiz sürecinin devam etmesi, güvenli bölgenin kurulması bunun da Türkiye’nin kontrolünde olmasıdır. Tek taraflı dayatmacı söylemleri kabul etmemiz mümkün değil.”