HDP'li Öcalan: Türkiye, asimile ederek Kürtler ve Kürtçeyle bütünleşemez

HDP'li Öcalan: Türkiye, asimile ederek Kürtler ve Kürtçeyle bütünleşemez

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Urfa Milletvekili Ömer Öcalan, Kürt dili üzerindeki asimilasyonun zirveye ulaştığını söyledi.

Ömer Öcalan, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Kürt Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunlarının atanmadığına dikkat çekti.

Öcalan, “Mardin, Bingöl ve Muş’ta, Kürt Dili ve Edebiyatı Bölümlerinden mezun olan yüzlerce öğrenci bulunuyor. Kürt dili üzerindeki asimilasyon zirveye ulaşmıştır. Neden oradan mezun olan öğrencilerin atamaları yapılmamaktadır. Yetkililer bir an önce Kürt dili ve diğer diller üzerindeki asimilasyon politikalarından vazgeçmelidir” dedi.

Kürtçenin okullarda bir eğitim dili olmasını savunduklarını anımsatan Öcalan, “Türkiye, ötekileştirerek, asimile ederek, yaşamın dışına çıkararak Kürtler ve Kürtçeyle bütünleşemez” ifadelerini kullandı.

Öte yandan Öcalan, Kürdistan Bölgesi’nde düzenlenen Pençe-Kaplan Operasyonu'na ilişkin de “Savaş, ölüm politikaları, can kayıplarıyla Kürt sorununun çözümü noktasında rol oynayamazsınız. Çözümsüzlüğü derinleştirirsiniz. Operasyonlarla bu iş çözülemez” değerlendirmesinde bulundu.

TBMM’ye soru önergesi

Ömer Öcalan, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına (TBMM) “Pençe-Kaplan Operasyonu”na ilişkin Milli Savunma Bakanı Hulusi AKAR’ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.

Öcalan, soru önergesinde şu ifadeleri kullandı:

“Aşağıdaki sorularımın Milli Savunma Bakanı Hulusi AKAR tarafından Anayasa’nın 98’inci ve TBMM İçtüzüğü’nün 96’ıncı ve 99’uncu maddeleri gereğince yazılı olarak cevaplandırılmasını saygılarımla dilerim.

Bakanlığınız tarafından Irak'ın kuzeyindeki Haftanin bölgesine ‘Pençe-Kaplan Operasyonu’ adıyla yeni bir harekât başlatıldığı Bakanlığın resmi Twitter hesabından yapılan paylaşımla kamuoyuna duyurulmuştu. Türkiye’nin ‘Pençe Kaplan’ adını verdiği operasyonla Kuzey Irak’ta askeri operasyonlar gerçekleştirdiği, operasyonların Irak’ın kuzey kesiminde yer alan Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’ne bağlı Duhok şehrinin sınırları içerisindeki Haftanin bölgesinde yoğunlaştığı ve operasyonların sivilleri hedef aldığı, Kürdistan bölgesinde yaşayan çok sayıda sivilin hayatını kaybettiği de kamuoyuna yansıyan bilgiler arasındadır.

Pençe-Kaplan adı verilen operasyonunun ardından Irak, ‘ulusal egemenliğinin ihlal edildiğini’ belirterek Türkiye'yi eleştirmiş, akabinde Türkiye'nin Bağdat Büyükelçisi Fatih Yıldız, Irak Dışişleri Bakanlığı'na çağırılmış, Bakanlık tarafından Türkiye’ye nota verilmiştir. Irak Hükümeti tarafından yapılan açıklamada Türkiye’nin ‘Irak’ın hava sahasını ihlal ettiği’ belirtilirken, saldırıların son bulması talep edilmiştir. Açıklamada; ‘Irak, 17 Haziran’da Türk kuvvetlerinin ülkemizin egemenliğini ihlal ederek uluslararası sınırlarımızdaki hedefleri bombalamasını güçlü bir şekilde kınadı. Uluslararası sözleşmeleri ve yasaları ihlal eden bu saldırıların kabul edilmediği vurgulandı’ ifadeleri kullanılmıştır. Türkiye ise bu durumu ‘uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru müdafaa hakkı çerçevesinde gerekli adımları atmak durumunda kalmak’ olarak tanımlamıştır.

Bu bağlamda;

1)            Irak Kürt Bölgesel Yönetimi, Irak Cumhuriyeti’ne bağlı, Anayasal düzeyde varlığı olan özerk bir bölgedir. Başka bir devletin ulusal egemenliğinin ihlal edilerek, askeri operasyonlar yapılmasının gerekçesi nedir?

2)            Uluslararası sözleşmeleri ve yasaları ihlal eden saldırıların gerekçesi nedir ?

3)            “Uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru müdafaa hakkı” çerçevesinde atılan adımlar nelerdir? Bahse konu olan adımların uluslararası hukuktaki dayanağı nedir?

4)            Irak Kürt Bölgesel Yönetimine bağlı Duhok şehrinin sınırları içerisindeki Haftanin bölgesinde sivillerin kasıtlı olarak hedef alındığı iddiaları doğru mudur? Doğru ise bu nasıl mümkün olabilmektedir?

5)            Öldürülen sivillerin “PKK üyesi” olarak ilan edilmesinin gerekçesi nedir?

6)            Irak Kürt Bölgesel Yönetimine bağlı Duhok şehrinin sınırları içerisindeki Haftanin bölgesinde sivillerin kasıtlı olarak hedef alındığı ve çok sayıda sivilin hayatını kaybettiği iddialarına ilişkin Bakanlığınız tarafından herhangi bir açıklama yapılacak mıdır?”